Ocak ayının son günü, benim emektar arabam Duster ile Isparta'ya doğru yola çıktık. Araçta torunum Zeynep, annesi kızım Başak, dayısı Bülent Kaynar, ben ve eşim Esen, sohbeti az ancak hayal ve düşünceleri çok bir yolculuk oluyordu. Isparta küçükler tırmanma yarışları nasıl olacak? Hani ben Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığını bir(!) şekilde kaybettim, arada bunun muhasebesini yapsam da torunumun yarışı daha çok zihnimi meşgul ediyordu.
Dünyada kaç spor çeşidi var bilmem. İyi bir araştırma yapmak gerekir. Ama ben bouldering spor çeşidini torunum sayesinde öğrendim.
Türkçesi küçük kaya tırmanışı olarak bilinen bouldering ilginç bir spor.Tırmanışçıların, istediği hareketleri güvenli bir yükseklikte tekrar tekrar denemesine olanak veriyor. Ayrıca yapılan egzersizler sonucu parmak gücünde ve dayanıklılıkta gözle görülür bir gelişme sağlıyor. Günümüzde bu spor, diğer tırmanma spor disiplinlerinden ayrılarak gelişmektedir. Dağcılık sporlarının alt kategorilerinde yer alıyor.
Dört saatlik yolculuk sonunda güller ve lavanta kenti Isparta’ya geldik. Hilton Garden Inn oteline yerleştik. Diğer yarışmacı arkadaşları, aileleri ve antrenörü Buket Akça Hanım ile buluştuk. Onlar da en az bizim kadar heyecanlıydı.
1 Şubat’ta Isparta geçmiş yıllara göre epey sıcak. Süleyman Demirel Üniversitesi Spor Salonlarına doğru gidiyoruz. Çok amaçlı basketbol, voleybol salonuna ulaştığımızda tam bir panayır havası vardı. Müzikler, anons, gürültüler birbirine karışıyordu.
Kategorilerine göre tırmanma rotaları düzenlenmiş, ilk sırada hakem ve yarışmacılar, arkalarında yarışmacıların antrenör ve koçları en arkada yarışmacıların aileleri ve yakınları sıralamamışlardı.
Türkiye Dağcılık Federasyonunun düzenlediği Türkiye Spor Tırmanış Yarışları, erkekler ve kızlarda ikişer grup olmak üzere dört kademede yapıldı. 9-10 yaşları C ve 11-12 yaşlardaki küçükler D grubunda yarışıyorlar. Her grup için rotalar yaşlarına göre zorlaştırılıyordu.
Çocukların tırmanışları gerçekten çok hoş, zevkliydi. İnsan seyretmeye doyamıyor. Hele onların ve bizim heyecanımız görülmeye değerdi. Ya eyvah düştü, yazık oldu, diyorduk ya da bravo deyip alkışlıyorduk. Zeynep’in babası İlyas Saral'ın dediği gibi Süleymancıklar (bir çeşit Göcek Semenderleri ya da Türk kelerleri) gibi, duvara tırmanıyorlar, arada bir aşağıya düşüveriyorlardı. Müsaade ederseniz araya bir not sıkıştırıvereyim. Bizim oralarda köygöçüren derler. Ama aslında çok yararlı hayvancıklardır. Göcek Semenderleri endemik. Yanı sadece Güney Batı Anadolu’da yaşıyorlar. Çok dar bir bölgede yaşayan Göcek Semenderleri koruma altındalar. Öldürülmeleri, avlanmaları, yurt dışına çıkarılmaları yasaktır. Kurbağa cinsinin bir çeşidi olan bu hayvancıklar, sivrisinek ve zararlı hayvanları yiyerek doğal dengeyi koruyor. Bu hayvancıkları özellikle korumalıyız.
Biz kaldığımız yerden devam edelim. İlk gün benim torunum da dahil her kademeden altışar sporcu olmak üzere, erkekli kızlı 24 sporcu finale kaldı.
İstanbul, İzmir, Trabzon, Antalya, Denizli ve Göcek'ten gelen sporcu ve aileleri ile yarışmanın ilk günü akşamı Eğridir yolu üzerinde İstasyon 1923 diye bir restorana gittik. Çok hoş, güzel bir restoran olarak restore edilmiş. Odun sobası ilginç ve orijinal tren vagon malzemelerinden özel olarak yapılmış . Öğrendiğim kadarıyla tarihi bir tren istasyonu. 1914 yılında İngilizler tarafından yapılmış. Kurtuluş Savaşı sırasında Eğridir üzerinden Batı Anadolu savunmasında çok önemli görevler üstlenmiş ve lojistik destekler vermis. Mustafa Kemal Atatürk, Antalya’ya geçerken iki kez bu istasyonda dinlenmiş. Yemekler de güzeldi.
Tırmanma yarışlarının ikinci gününde sporcu sayısı dörtten bire indi ancak heyecan iki kat artmıştı. Hem parkurlar hem de problemler zorlaşmıştı. Yarışmacılar yarıştıkları diğer sporcuları izleyemiyorlar. Sırtları tırmananlara dönük oturuyorlardı. Hatta antrenörlerinden de taktik alamıyorlardı. Önce erkekler tek tek tırmanıyorlardı. Final günü tek tek yarıştıklarından. Karışık yarışıyorlardı. Bir gün önce 8 rotada, final günü ise 4 rotada yarıştılar. Rotanın tepesine ilk tırmanışta varılırsa flash puan alıyorlar. O da pek kolay olmuyor tabi. Göcek semenderleri gibi pıt pıt düşüveriyorlardı. 2.5 dakikada rotayı tamamlamak gerekiyor. Çıktın çıktın. Çıkamazsan çıkabildiğin seviyeye göre puan alıyorsun.
Zeynep kendi kategorisinde 4 rotanın ikisini flash olmak üzere zirveye ulaştı. C grubu küçük kızlar final grubunda Türkiye şampiyonu oldu, birincilik kürsüsüne çıktı, madalyasını alkışlar arasında aldı. Federasyon sıralamaya giren ilk 3 sporcuya yolluk ve harçlık verdi. Zeynep, yaşamının ilk parasını da kazanmış oldu.
Sağlıklı yaşamak için spor yapalım.
05.02.2024
Göcek
YORUMLAR