Dün HAYDİ Diyenler, Bugün TUKAKA!
21 yıl boyunca her seçimi bıçak sırtı gibi yaşadık!
Tehditler, iftiralar, sahtekarlıklar döngüsünde yapılan kötülükler geleceğimiz için sürekli kullanımdaydı!
Kılıçdaroğlu ne yaptı? Altılı masayı kurdu... Birleştirmeye çalıştı... Çok mu matahtı masadakiler, hayır! Ben de "olmaz" dedim. "AKP'nin, siyasal İslamcıları ve Truva atlarıyla, işbirliği yapılmaz" dedim. Ancak "kırkayaktansa, altı ayak evladır, kötünün iyisi" dedim...
Ne yazık ki, elimizdeki malzeme buydu!
Görünen o ki "Vatan Millet Sakarya hikayesini yeniden yazacağız" dedim.
Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş aday olsun istedim...
Kılıçdaroğlu ne yaptı Ekrem İmamoğlunu ve Mansur Yavaş'ı da yanına alıp seçim sürecinde birlikte yürümeye, çalışmaya başladı. Bir çoğumuzun gazını da almış oldu! Yalan mı?
Kılıçdaroğlunun eşit ve adil olmayan seçim yarışına rağmen mücadelesini, söylemlerini dinlerken önce şaşırdım, sonra da takdir ettim.
"Daha önce niye böyle konuşmadı, neden böyle mücadele vermedi, kimler engelledi" diye Prof.Dr.Nurettin Demir hocamı arayıp, sordum.
İnsanların değişimine ve gelişimine inanırım. Bu değişim için 21 yıllık bir geç kalınmışlık var. Az değil. Her kayıp günümüz için önceden bu kadar mücadele edilseydi bugün aydınlık geleceğimiz için ilk gün olabilirdi! Bahar gelebilirdi yarınlarımıza... Umut olmazsa insan olamayız. Mutlu değilsek hiçiz zaten...
Ve sandığa içim rahat bir şekilde oyumu Kılıçdaroğlu'na vermek için gittim. Kılıçdaroğlu'nun sözüne/sözlerine inandım!
Seçim süreci çok mu dürüst, çok mu güvenli, çok mu adil işledi? İktidarın parmak boyasını yıllardır istememesi, sürekli hırsıza kapıyı açık bırakmak değil midir?
İktidarın seçimi garantilemek için vatandaşlık verdiği yabancıların oy kullanması hepimizin vatandaşlık haklarını gasp etmek değil midir?
Hukuksuz, hileli uygulamaların, iftiraların arttığı, seçim şartlarının eşit ve adil olmadığı tehditkar bir sistem de tek taraflı bir gücün baskısında, seçim oluyorsa burada kaybeden yoktur. Hesabı sorulması gereken seçim süreci ve kişiler vardır.
Dünü ve geçmiş seçimleri yaşamamış, gibi, Dün HAYDİ Diyenler, Bugün TUKAKA!" demeye başladırlar.
Rakip hakkında hiç bir şey bilmiyormuş gibi, dakka bir seçim ertesi Kılıçdaroğlu'na istifa borazanını çalanlara sözüm odur ki;
Ayıptır ayıp, Kılıçdaroğlu'na bilerek ve isteyerek oy attınız değil mi? Azimle, inançla mücadele ettiğini bilip, alkışladınız. Türk siyasi tarihinin yine en adaletsiz seçimi değil miydi?
Bugün ve geçmişte yapılan tüm seçimlerin adil ve eşit şartlarda yapılmadığını bildiğiniz halde norolojik sapmalarınız için hesabı kesilecek insan mı arıyorsunuz?
Rakamları boş verin, burun farkı ile devşirme seçmenler sayesinde kazandıklarını biliyorlar!. Ben sonuca saygı duymuyorum!
Vatandaşlık satılan milyonlarca seçmen sayesinde hepimizin hem vatandaşlık hakları, hem de oyları gasp edildi... Kimsenin umutlarımızı çöp etmeye hakkı yok!
Yalan, dolanla ülke yönetilmez... Bu işin arkası bırakılmaz.
Halkın değişim isteğinin katlanarak büyüdüğü göz ardı edilemez...
Demokratik şartlarda eşit ve adil yapılan seçimler kazanılır ya da kaybedilir. Bu seçimin kazananı - kaybedeni yoktur!
Devşirme seçmen oylarını, yurtdışından gelen yaşam hakkımıza müdahale edilen oyları saymaz isek, Türkiye’nin yarısından çoğu demokrasiye ve memleketin geleceğine olan inancını göstermiştir. Doğru sonuç budur!
Türkiye’nin yarısından fazlası Erdoğan ve rejimine karşıdır!
O kadar...
Sağlık ve sevgiyle kalın,
Aydan Tuncayengin
YORUMLAR