Kore edebiyatına dayalı, Kore kültürü hakkında bir tanışma ve tartışma etkinliği düzenlemek amacıyla Kore Edebiyatı Festivali, Lotus Yayıncılık tarafındandüzenlendi. Bu yıl ilk kez düzenlenen festivalde Kore edebiyatından kitaplar birlikte okunup, tartışıldı. Üç gün boyunca Kore müziği, sineması ,kültürel öğelerle zenginleştirilmiş bir festival atmosferi yaratıldı.
Lotus yayıncılığın sahibi Mehmet Ali Erdem, uzun yıllardır Kore Edebiyatı kitapları yayımlamaktadır. Lotus YayıncılıkTürkiyede Kore Edebiyatının görünür hale gelmesi için önemli çabalar göstermiştir. Yayınevi, İsmini Lotus çiçeğinden alır. Lotus topraktan bağımsız olarak su yüzeyinde yaşar. Tertemiz ve berrak bir görünüme sahiptir. Lotus çiçeği anlamı yeniden doğuşu ve saflığı sembolize eder. Budizm'e göre her insan içinde bir enerji barındırır, bu enerjiyi ortaya çıkartacak durumlara ihtiyacı vardır. Yeniden doğuş sayesinde her an insan içerisindeki enerjiyi yenileyip kendi vanasına ulaşma potansiyeli taşır. Lotus çiçeği bulanık sularda dahi önce yapraklarını açarak yeniden doğuşu başlatır, ardından eşsiz güzellikteki çiçeklerini açarak nirvanasına ulaşır. Aynı zamanda lotus çiçeği zorlu yollardan geçerek başarıya ulaşma anlamı taşır.
Festivalde "Kore Öğretmeni" (Yazarı, SeoSujin); "Balina" (Yazarı, Cheon Myeong-Kwan); "Çalışmanın Hüznü ve Neşesi" (Yazarı, Jang Ryujin); 7 Kedi Gözü, (Yazarı, Choi Jae-Hoon); "Sultan ve İmparator", (Yazarı, Hyong-O Kim), “Hayırlı Evlat: Şimçong Efsanesi” (Yazarı, Jia Jeong), “Sabahı Yaşayanlar İçin Gelecek Öğleden Sonradır” (Yazarı, Lee Kookhwan) gibi yazar ve eserler çerçevesinde fikir alışverişi yanısıra paylaşımlar da yapıldı.
Kore Edebiyatı Festivalinde aynı zamanda İstanbu Üniversitesi Kore dilinden dans gösterileri gerçekleştirildi.
Türkiye ve Kore’de Doğum Ritüelleri’ninyazarı Dr. Nihan Karakuş Harmancı çevirmeni olduğu Hayırsız Evlat kitabı üzerine bir sunum gerçekleştirdi.
Dr Nilhan Karakuş; "İnsan hayatının başlıca üç önemli geçiş dönemi vardır. Bunlar; doğum, evlenme ve ölümdür. İnsan hayatında önemli sayılan bu dönemlerin bazı ortak özellikleri vardır. Bu dönemler; tekrarı olmayan, bir daha aynı şekilde yaşanması mümkün olmayan dönemler olduğundan geçiş dönemleri, kişiler için önemli kabul edilmektedir. Bu çalışmada; kültürüne bağlılığı ile öne çıkan, özellikle son dönemde yakaladığı ekonomik ivme ile dikkatleri üzerine toplayan Güney Kore'de ve Orta Doğu'nun renkli kültürlerini içinde barındıran Türkiye'de geçmişten öğrenilerek gelen ve günümüzde hâlen varlığını sürdüren doğum ritüelleri, âdet ve inanışlara yer verilmiştir. Kore ve Türkiye'de doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrasında görülen kültürel uygulamalara literatürden elde edilen bilgiler ışığında Kore ve Türkiye'de iki şehirde yürütülen alan çalışmasından elde edilen bilgiler doğrultusunda ulaşılmaya çalışılmıştır. Çalışma sonucu birbirinden kilometrelerce uzak iki toplumda rastlanan benzer ve farklı uygulamalar iki toplumun kültürel yapısındaki benzerlikleri ve farklılıkları ortaya koymuştur. Doğum ritüellerinde amaç; annenin ve dünyaya yeni gelecek bireyin fiziksel ve manevi anlamda sağlıklı olması, her türlü tehlikelerden uzak tutulmasıdır. Doğum olayının istenen şekilde sonuçlanması, anne ve bebeğin zarar görmemesi, doğum öncesi, sırası ve sonrasında anne ve bebek üzerinde etki edebilecek olumsuzlukların önceden tahmin edilerek tedbir alınması, karşılaşılan sorunların üstesinden gelmek için çözüm üretilmesi her toplumda görülebilecek ortak kaygılardır. Bu kitapta; doğum yapacak anne adayları, bebek isteyen aileler için ilgi çekici bilgilere, Uzak Doğu'nun gizemli ülkesi Güney Kore'de ve Türkiye'de görülen ritüeller, âdet ve inanışlara detaylı olarak yer verilmiştir" dedi.
Sözlü edebiyatin aktarıcıları olan halk hikayeleri, sarkilar ve danslar Kore Edebiyatinin temelini olusturmaktadir. Sözlü edebiyatin yazili forma geçirilmesi için harfler sistemine ihtiyaç duyulmus, Uzakdoğ ve Güneydogu Asya ülkelerinin çogunda oldugu gibi eski Kore dili ve edebiyati çok uzun bir zaman dilimi boyunca Çin dili ve Çin yazi sisteminin etkisi altinda kalmistir. Kore Edebiyatinin Çin karakterleri ile yazilmasina “Sino-Kore Edebiyati” denilmektedir. Çağdaş Kore Edebiyati Bati’dan aktarilan yenidüsüncelerin temeli üzerine yükselmistir.
Kore halkinin düsünceleri, duygulari, kültürü, yaşam biçimi ve tarihi yazarların eserlerinde değindiği konular olmuştur. Klasik edebiyat dönemindeki Hanmun edebiyatı döneminden Hangil edebiyatina yani Aristokrat edebiyatindan halk edebiyatina geçilmiştir. Böylelikle , eski edebiyatin özellikleri yok olup yeni edebiyat doğmustur. Ayrıca Batı medeniyetinin kabulu ve Bati Edebiyati etkisi ile Kore Edebiyatinda yeni eğilimler oluşmasında önemli bir rol oynayarak Çağdaş Edebiyatın doğmasi sağlanmıştır.
Geçtiğimiz günlerde tamamlanan Kore Festten kalanları sizlerle paylaşmak istedim. Kore sadece ekonomide, sanayide değil sanatta ve edebiyatta da söz sahibi olma yolunda.
YORUMLAR