Bestami…

“Bestami, Arap toplumlarında daha yaygın olarak kullanılan bir erkek ismidir. Türklerde de bazı bölgelerde kullanılır. Hatay ilimizde, özellikle Kırıkhan ilçesinde daha yoğun ve yaygındır.

Kelimenin kökeni; Bâyezid-i Bistâmî ya da Ebu Yezid Tayfur bin İsa bin Sürûşân, yani Farsça, İranlı bir mutasavvıftan geldiği söylenmektedir. 

Bestami ismini taşıyan ve türbesi Hatay ilinde bulunan Hz. Bestami, sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de tanınan bir evliyadır.

Hz. Bestami, Allah aşkını yaşayan, bu aşkı insanlara taşıyan bir mübarektir. Dolayısıyla Müslüman topluluklar Bestami ismini aşk ile ilişkili tutarlar.”

İlk tanıştığımda böyle anlatmıştı adının nereden geldiğini Bestami Türkmen. 

CHP Genel Merkezi, Hatay Milletvekili adaylarıyla ilgili ön çalışma yapmak üzere beni 2015 yılında görevlendirmişti. O dönem birçok değerli Hatay’lı insanımız ile tanıştım. Kırıkhan ilçesi başta olmak üzere Hatay ova kesimi ile her kesimin sevgi ve saygısını kazanmış bir Milletvekili aday adayıydı. 

Güçlü bir Atatürk ve Hatay sevdalısı olan Bestami Türkmen sonraki yıllarda da tüm Hatay’ı adım adım gezdi. Herkesin elini tek tek sıktı. Çok çalışkandı.

2018 yılında da 27. dönem seçimlerinde 6. sıradan Milletvekili adayı oldu. Hataylıların gönlünde taht kurdu. 

1971 yılında Kırıkhan ilçesinde doğmuş. 8 çocuklu bir reçber- çiftçi ailenin son çocuğu olarak dünyaya gelmiş. İlk, orta, lise tahsilini Kırıkhan’da yaptıktan sonra 1989 yılında J. Astsubay sınıf okuluna girmiş ve 1990 yılında mezun olmuş. Doğu, Güneydoğu, Doğu Karadeniz ve İç Anadolu olmak üzere çeşitli görevlerde bulunan Türkmen’in eşi Hemşire olup, üniversitede okuyan 1 Erkek, yine üniversite mezunu 1 kızı olmak üzere 2 çocuk sahibidir. Kamu Yönetimi lisans mezunuydu. Çocukları Ankara’da okudukları için Hatay-Ankara arasında mekik dokurdu. 

Kırıkhan ilçesinin Çamsarı Mahallesi (Köyü) Kürtnasır mezrasında çiftçilik ile geçinen ailesi yörük, Türkmen kökenli bir ailedir. Hatay halkının her türlü sorunlarıyla yakından ilgilenir özellikle kırsaldaki çiftçilerin, Astsubay ve uzman çavuşların yaşam koşullarının daha iyileştirilmesi için çaba gösterirdi. Son yıllarda çiftçilerin çektikleri çileler ve kötü yaşam koşullarını daha yüksek sesle gündeme getirmeye çalıştı. Her fırsatta; sosyal medyada, görüşmelerimizde, telefonlarında benimle de görüşerek halkın sorunları TBMM iletmeye çalışırdı. Cumhuriyet’in ve Atatürk Türkiye’sinin köy ve yoksul Anadolu çocuklarına eğitimde sağladığı fırsat eşitliği sayesinde kazandıkları birikimi halkının yararına kullanmak en büyük arzusu ve idealiydi. 

Ocak 2023 ayının son haftalarında telefon görüşmelerimizin birinde çiftçilerin son yıllarda ekin ekmekten, hayvanlarını satıp besicilikten uzaklaştıklarını, Anadolu’nun yoksullaştırılmasından nasıl üzüldüğünü anlatırdı. Düzensiz göçün  Hatay’ı ve ülkemizi nasıl bir sosyal, kültürel ve ekonomik bir çıkmaza sürüklediğini uzun uzun konuşurduk. 

6 Şubat Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi yıkan deprem ile yerle bir olan Hatay ili; birçok ilçesi gibi Kırıkhan ilçesi de adeta haritadan silinmiş büyük bir felaket yaşamıştı. 

Deprem sonrası telefonları çalıyor ama ulaşılamıyor mesajı geliyordu. Deprem üzerinden günler geçti. Kirvesi ve yakın dostu Şeref Boyancı’ya ulaştığımda “…depremden 5-6 saat öncesine kadar birlikteydik. Kızının tatlısını yemiştik. Düğün hazırlıkları yapılıyordu. Hatay’ı ve sizi konuşmuştuk. Kalmasını söylemiştim. Kalmadı. Annesi ve ağabeyi ile birlikte yıkık altında kaldı. Sadece Kırıkhan ve Hatay depreminde kaybettiğimiz 25 bin dolayındaki kayıplarımızın arasında yerini aldı. Hayalleri ve özlemleri Amik ovasında, anıları yüreklerimizde kaldı...” diye anlattı. 

Ülkemizi ve insanlığı derin acılara bırakan 2023 yılı 6 Şubat depreminin alıp götürdüğü insanlarımızdan biri olan Bestami Türkmen’in bu hazin hikayesi yüzyılımızın ilk çeyreğinde yaşanan bu deprem felaketinde yazılan yazılmayan binlerce öykülerden biridir.  

Kendisini tanımış olmaktan büyük onur duyduğum Bestami Türkmen’e  Allahtan rahmet dilerim. Eşine, çocuklarına, sevdiklerine, Hatay halkına, CHP ve ülkemize başsağlığı dilerim. 

Günlerdir yaşadığımız ve hiç hak etmediğimiz bu acılardan, kayıplardan sonra Usta şairimiz Nazım Hikmet’in  aşağıdaki dizelerini anımsamamak elde değil.

“Günler ağır

Günler ölüm haberleriyle geliyor

Ölüyor insanlarımız

Halbuki nasıl haketmişlerdi yaşamayı”

Göcek

27.02.2023