Zam Zulümdür
ZAMLARA SEYİRCİ KALMA!
Zam yağmurlarıyla halkı bunaltan,
Mutfağı boşaltan,
İşsizliği tavan yapan,
Büyük, küçük ve orta ölçekli işletmelerin kapanmasına vb. ekonomide kan kaybına sebep olan iktidarın,
Kötü ekonomi politikalarına çözüm bulunamadığı sürece ülkede umutlarımız cenaze!
Zam zulmü halka yapılan işkencedir, uygulanan da faşizmdir...
Bugün zam var, zulüm var, işkence var.
Fakirden alıp zengine vermek var.
Fakirden alıp yağmalamak var.
Fakir fukaranın ekmeğine el koymak var.
Otomobilden, gıdaya, elektrik/su faturalarına zamlar dışında hiçbir şey konuşulmuyor.
Toplumsal hipnoz halindeyiz…
Sosyal medya mesaisine son gaz devam edelim amma velakin!..
Kabile misali Afrika ülkelerinde bile zamlar bu kadar sessiz sakin kabullenilmiyor.
Devlet aygıtının sert/kolluk gücü şiddeti tehdidiyle sokakları boşaltması, toplumun örgütsüzlüğü ve aynı toplumun iktidarı destekleyenler ile karşıtları olarak saflara ayrılmasıyla sessizliğe büründü insanlar.
Zamlara tepki gösterirse, vatan haini olacak ya! Korkuyorlar işte!
Zamlar hiç durmadan artarken insanca yaşam hakkımızı için mücadele etmeyecek miyiz?
AKP'nin Zam, Zulüm, Zindan politikalarından, haksızlığın, hukuksuzluğun, yoksulluğun ve yolsuzluğun 20 yıllık baskısından neden kurtulamıyoruz?
İktidarın acımasızlığını neden hala yolcu etmiyoruz?
"Her gün yeni bir zam, yeni bir zulüm tam gaz devam..."
Zam zulümdür…
Halk artık iktidara bela okur hale geldi!
Kabine de 2 kişilik aileye sen 4 maaş bağla, İstanbul’u sana vermedi, kaybettin diye halkın tüm giderlerine en az yüzde 15 zam yap. Zulüm sadece şiddetle olmaz.
Çak zammı, çak. Doğalgaza çak, yakıtı uçur çak, vergiyi tabana yay çak, sonra halk nankör olsun.
Bu ülke böyle zulüm görmedi. Resmen iktidar devlet eliyle halkını soyuyor.
AKP ZAM ŞAMPİYONU...
Türkiye, OECD ülkeleri arasında elektriğe en çok zam yapan ülke oldu. 2003 yılından bu yana elektriğe yüzde 307 zam yapıldı. Ödediğimiz her kuruş vergi hizmet olarak değil, zam, zulüm ve soygun olarak geri dönüyor.
Hayaller: %10 indirim, Gerçekler: % 200 zam…
Kimsiniz siz ya hu? Bela mısınız bu ülkenin başına…
Yahu insanların geliri yapılan zamlar oranında bile artmadı.
Tam tersi herkesin geçim endeksi bu oranlarda düştü.
Her gün kötü haberler, zayıf olanlara zulüm hız kesmiyor, her gün yeni bir yasak geliyor, sürekli bir şeylere zam yapılıyor, vergiler yükseliyor, her şey kötüye gidiyor. Vatandaşın sizden çektiği nedir?
Zamla ülke yönetmek halka zulüm etmektir!
30 liraya aldığın şey şimdi 60 lira oldu!.. Her şeyde yüzde 80 oranında bir fiyat artışı var. Dar gelirlilerin hali harap…
Özgürlükler her gün kısıtlanıyor.
Üreten de perişan tüketen de!..
Nasıl bir fırsatçılıktır bu…
Hesapsız kitapsız yapılan zamlar kimleri zengin ediyor?
Halkı fakirleştirdiği kesin…
Fırsatçı ve stokçu zamlarıyla vatandaşın mutfağına ateş düştü. Hiç utanmanız yok mu?
Tüketici bu acımasız zam sarmalı içinde limon gibi ezilirken, israfı itibar saymak nasıl bir akıl tutulmasıdır?
Alım gücü her geçen gün düşerken, halkın gelirinin iyileştirilmesi için bir çaba gösterilmiyor.
Bu acımasız zamlarla aile yaşamının sürdürülmesi mümkün değildir. Bıçak kemiğe dayanmıştır. Acil bir çözüme ihtiyaç vardır. Küçük üreticiler desteklenmelidir.
Üretim ekonomisine geçilmeli ve maaş ve ücretler enflasyona göre yeniden belirlenmelidir.
Bir dip dalgası var. Nereye doğru yönlenir bilmiyorum.
Atatürk’ün yüz yıl önce söylediği gibi “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır!” öngörüsü umarım yeniden hak ettiği mecrada yerini alacaktır.
İşte o zaman iktidarın cicim yılları da sona erecektir…
Gelişmiş demokratik toplum hedefimiz için fikri zenginlik ve müzakere kültürünün gelişmesine önderlik edecek toplumda kapsayıcı dil ve tavırlar gerekiyor.
Sağlık ve Sevgiyle Kalın
Aydan TUNCAYENGİN